Fabrika Tesisatı

Fabrika Tesisatı
Fabrikalar, üretimin yoğun şekilde sürdüğü ve aynı anda birçok makinenin, sistemin ve personelin aktif olarak çalıştığı yapılardır. Bu nedenle fabrika içi elektrik tesisatı, yalnızca enerji sağlamakla kalmaz; aynı zamanda üretimin güvenli, kesintisiz ve verimli bir şekilde devam etmesi için hayati bir rol oynar. Endüstriyel tesislerin elektrik altyapısı, konut ve ticari yapılarla kıyaslandığında çok daha karmaşık ve yüksek kapasitelidir. Yüksek güçlü makinelerin kullanılması, yoğun elektrik akımı gereksinimi, hassas kontrol sistemleri ve otomasyon uygulamaları gibi unsurlar, bu tesisatın profesyonel şekilde projelendirilmesini ve uygulanmasını zorunlu kılar. Fabrika elektrik tesisatında en temel unsurlardan biri ana dağıtım panosudur. Bu pano, şebeke elektriğini alır ve fabrika içindeki alt dağıtım panolarına, oradan da makinelere, priz hatlarına ve aydınlatmalara enerji gönderir. Panoların kapasitesi, kullanılacak ekipmanlara göre hesaplanmalı ve yedekleme payı bırakılarak tasarlanmalıdır. Aynı zamanda her hattın uygun sigortalarla, kaçak akım röleleriyle ve gerektiğinde kontaktörlerle korunması gerekir. Bu koruma önlemleri hem makine arızalarını önler hem de yangın gibi ciddi risklerin önüne geçer. Fabrika içerisindeki kablolama sistemi, enerji kablolarının doğru kesitte seçilmesi ve uygun güzergâhlardan çekilmesi ile sağlanır. Bu noktada kablo tavaları, borular, yükseltilmiş zeminler veya kablo kanalları gibi taşıma sistemleri kullanılır. Kabloların taşıyabileceği akım değeri, ortam sıcaklığı, uzunluk ve gerilim düşümü gibi kriterler dikkate alınarak hesaplanır. Ayrıca, özellikle üretim alanlarında oluşabilecek toz, nem, kimyasal buhar ve mekanik darbelere karşı dayanıklı kablo ve ekipmanlar tercih edilmelidir. ATEX (patlayıcı ortam) gibi özel standartlara tabi alanlarda, kıvılcım yaratmayan ekipman kullanımı zorunludur. Aydınlatma sistemleri de fabrika içinde önemli bir yer tutar. Doğru yerleştirilmiş ve yeterli düzeyde aydınlatma sağlanmayan üretim alanları, hem çalışanların verimini düşürür hem de iş güvenliği açısından risk oluşturur. Bu yüzden fabrikalarda genellikle LED tabanlı, enerji tasarruflu ve uzun ömürlü armatürler kullanılır. Ayrıca sensörlü ya da otomasyon sistemine bağlı aydınlatma çözümleri ile enerji verimliliği artırılabilir. Fabrika tesisatlarında sıkça karşılaşılan bir diğer unsur, otomasyon ve kontrol sistemleridir. Üretim hatları genellikle PLC (Programmable Logic Controller) sistemleriyle yönetilir. Bu sistemlerin çalışması için ayrı bir kontrol kablolaması yapılması gerekir. Data kabloları, sinyal kabloları ve enerji kabloları birbirinden ayrılmalı; elektromanyetik girişimi (EMI) engellemek için gömülü topraklamalar ve ekranlı kablolar tercih edilmelidir. Bu durum, özellikle yüksek hızlı üretim hatlarında ve hassas cihazlarla çalışan tesislerde kritik öneme sahiptir. Topraklama ve yıldırımdan korunma sistemleri de fabrika elektrik tesisatının vazgeçilmez parçalarındandır. Tüm elektrik panoları, makineler ve metal gövdeli sistemler etkin şekilde topraklanmalı; kaçak akımların insanlara veya cihazlara zarar vermesi engellenmelidir. Ayrıca fabrika sahasında paratoner sistemleri ile yıldırım darbesine karşı dış koruma sağlanırken, iç yıldırım koruma cihazları (SPD – aşırı gerilim koruyucular) da pano girişlerinde kullanılmalıdır. Periyodik bakım ve kontrol, fabrika içi elektrik tesisatının sağlıklı çalışabilmesi için gereklidir. Termal kamera ile sıcaklık kontrolü, kaçak akım testleri, topraklama ölçümleri ve pano temizlikleri gibi işlemler düzenli aralıklarla yapılmalı, arıza riskleri daha meydana gelmeden tespit edilmelidir. Ayrıca genişleme veya üretim hattında yapılacak değişiklikler, mevcut tesisata zarar vermeden ve kapasite aşımı yapmadan uzman ekiplerce gerçekleştirilmelidir. Sonuç olarak, fabrika içi elektrik tesisatı yalnızca kablo çekmekten ibaret değildir. Bu süreç; planlama, mühendislik hesapları, malzeme kalitesi, işçilik, güvenlik önlemleri ve uzun vadeli sürdürülebilirlik açısından bütüncül bir yaklaşım gerektirir. Her adımın titizlikle projelendirilmesi ve profesyonel ekiplerce uygulanması, hem üretim sürekliliği hem de çalışan güvenliği açısından büyük önem taşır. Bu alanda yapılacak her yatırım, işletmenin geleceğine yapılan bir yatırımdır.